Anasayfa
DUYURU
- Detaylar
- Kategori: Köyümüzden Haberler
- Yayın tarihi: Pazartesi, 06 Mart 2017 21:15
- Yazar: hasan-simsek
- Gösterim: 2217
DUYURU
KOÇ Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen PREHİSTORİK ÇAĞ’DAN BİZANS DÖNEMİNE KONYA OVASI konulu sempozyumda Konya Ovası’nın Çevresi ile İlişkiler bağlamında Zenonopolis-İsauria Yakınlarındaki Dağ Tahkimatı ( Büyükkarapınar Yaylası’ndaki Kale Yıkığı ) hakkında İstanbul Teknik Üniversitesi Profesörlerinden Mimar Turgut Saner 06.12.2014 Cumartesi saat 15.00-16.20 arası bir konuşma yapacaktır. Meraklılara duyurulur, giriş serbesttir.
YER: Beyoğlu, İstiklal Cad. Merkez Han, Nu. 181
Yaylanın en sağında yoğun ağaçlık/koruluğun üzerinde Aziz Sokrates Kilisesi (Sarı Kilise/Kisse Örenyeri ) ,en üstte çıplak görülen dağın sol üst köşesinde Kale Yıkığı var. Prof. Dr. Turgut Saner ile Batu Bayülgen araştırma /inceleme yaptıkları bu Kale Yıkığını (tahkimatı ) bilim çevrelerine ve izleyicilere anlatacaklar.
YUSUF ÖZTAŞ
- Detaylar
- Kategori: Köyümüzden Haberler
- Yayın tarihi: Perşembe, 26 Mart 2015 19:03
- Yazar: hasan-simsek
- Gösterim: 3179
YUSUF ÖZTAŞ
( 1933- 2015 )
Posted by Fulya Öztaş on 26 Mart 2015 Perşembe
Bilinen adı ile Yusufağa, lakabı öyle, köyde öyle bilinir. Ağa filan değil, bizim köyde sadece büyük ağabeylere “ ağa “ denir. O sade, efendi, sessiz ve yumuşak, kimseyi incitmeyen, üzmeyen insan ilişkileri çok iyi bir büyüğümüzdü. İdeal bir T.C. vatandaşı idi demek daha doğru olur sanırım. 21 Mart 2015 Cumartesi günü İzmir’de kızı Sultan’ın yanında 84 yaşında vefat etti. Cenazesi köyümüz Büyükkarapınar’a getirilerek aile mezarlığına defnedildi. Geçen yıl eşi Arzu Hanım’ı kaybetmişti. Çocuklarının yanında yaşamının son senelerini geçirdi.
Buraya kadar yazdıklarımız sıradan şeyler, onu bu sayfalara aktarmamıza neden olan özelliği var. Kendisi büyük ama çok büyük bir eğitim emekçisi idi. On lira takayyüt ( emekli ) maaşı bile yoktu. İzmir’de tarım işçiliği yaparak, büyük özveriler sonucu çocuklarını okuttu.
Bildiğimiz kadarı ile erken evlenmişti. Büyükten küçüğe doğru Mehmet Emin, Hediye,Haydar, Sultan, Emel ve Kürşat adında üç erkek, üç kız evladına sahip muhterem bir kişi idi. Mehmet Emin, Ermenek Ortaokulu ve Akşehir Öğretmen Okul Mezunu, dışarıdan sınavlara girerek Ankara Hukuku Fakültesini bitirdi. Kendisi ve kardeşlerinin eğitim giderleri nedeni ile iyi bir öğrencilik hayatı sürdüğü söylenemez. Öğretmen olunca zaten babasına binen mali yükün büyük bir kısmını da doğal olarak üzerine aldı. Kısa bir dönem ticaret liselerinde öğretmenlik yaptıktan sonra hâkimlik mesleğine geçti. Anadolu’nun doğusunda batısında uzun yıllar çalıştıktan sonra İstanbul’a geldi. Beykoz ve Kadıköy adliyelerinde çalıştıktan sonra adliyelerin birleşmeleri sonucunda İstanbul Anadolu Yakası Adliyesi’nde Ticaret Mahkemesi Başkanı olarak hâkimlik yapıyor. Ayrıca Kadıköy İlçesinin Seçim Kurulu Başkanlığı görevini de yapıyor. Kız kardeşi Hediye Erdemli’de yaşar, ev hanımı. Üçüncü sıradaki Haydar’ın şu anki kimliği Konya Necmettin Erbakan Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nde profesör. Eşi de Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesinde çok iyi bir kariyere sahip olan Doçent Fulya Öztaş’tır.Sultan İzmir’de oturur. Evhanımı. Emel ve Kürşat öğretmen. Hepsi vatana millete hizmet eden Yusufağa ve Arzu Hanım’ın hayırlı evlatları.
Öyle inanıyorum ki Yusufağa gönül rahatlığı içinde köyünde mezarında yatıyor. Allah’ın rahmeti üzerine olsun. Rahat uyu Yusufağa!