İL MÜFTÜMÜZ SAYIN NURİ DEĞİRMENCİ ‘YE TOPLUMSAL MESAJIMIZDIR

İL MÜFTÜMÜZ SAYIN NURİ DEĞİRMENCİ ‘YE TOPLUMSAL MESAJIMIZDIR

Sayın Müftüm,

Geçenlerde internet gazetesinde “ ermenek haber “ sizleri eleştirmiştim. Kıyametler koptu, yer yerinden oynadı. Çünkü insanlarımız sizi dokunulmaz, eleştirilemez olarak görüyorlar. Müftülerimizi eleştirilmeme, eski adı ile tenkit edilememe gibi bir yargı var toplumda.  Günümüzde bunun adı moda deyim ile “mahalle baskısı “ Benim çocukluğum Orta Torosların hür dağlarında ve yaylalarında geçtiğinden o coğrafyanın hür ve özgür havasını aldığımdan sizlerin göremediğiniz ya da görmek istemediğiniz bazı önemli konuları  gündeme taşımak istedim. Belki kamuoyu etkisi ile yanlışlarınızdan dönersiniz.

Daha önce yazmıştım, İl Müftülüğü İnterent Sitesi’ne girince Karaman’daki tarihi camilerin isimleri yazılı ama Ermenek’tekiler ( Ulucami 1302, Siipas Cami,, Meydan Cami, Akça Mescit, Havasıl Camileri ve diğerleri) yok. Yazdık ve gönderdik. İnternet sitenize koyarsnız diye. Ufak tefek uyarı hatalarını düzelttirdiniz ama bugüne kadar Taşeli Yöresi’ndeki tarihi camilerin adları sitenize konulmadı.

Siz Karaman merkezin müftüsü müsünüz, yoksa  ilin müftüsü müsünüz? Ben sizin il müftüsü olduğunuzu biliyorum. O halde niçin Taşeli Yöresi’ndeki camilerin adını sitenize koymuyorsunuz? Bu ayırımcılık değil mi? Dinimizde ayırımcılık var mı?

Taşeli Yöresi’ndeki din görevlileri  Ermenek’teki camileri yok mu sayıyor? Kendilerini din görevlisi olarak niteleyen muhterem zevat sitenizdeki bu eksikliği görüp size karşı serzenişte bulunma cesaretini gösteremediler mi? Göstermişlerse siz neden sitenize Hrıstiyan dünyasına karşı ben de varım diyen ve yöredeki kurumsallaşmış ilk ibadethanelerden biri olan Ermenek Ulucami ( 1302 ) internet sitenizde neden  yok?

Sayın Müftüm,

Görevinizin dışındaki alanlarla o kadar çok ilgilisiniz  ki, eksiklerinizi göremiyorsunuz. Siz ilin valisi misiniz ki sivil toplum örgütlerini toplayarak konunuz içinde olan ve olmayan eylem planlarınızı anlatıyorsunuz. Aslında onun adı eylem planı değil aylara göre iş takvimidir. Her kurum kendi iş takvimini belirer.

Konuları  bilen bir kişi olarak sizi kibarca uyarmış ve Milli Eğitim yönetimine müdahil olmayınız demiştim. Ama  bu müdahil olma uzantınız Ermenek’e kadar geldi. Size bu konuda söylemim şudur:; MEB’teki Din ve Ahlak Bilgisi öğretmenleri  sizin kadrolarınızdaki zevattan çok daha iyi Hz. Muhammed’in hayatın bilir ve öğretir. Sizin oralarda ne işiniz var. Hedefiniz nedir, bu hareketlerinizle Din ve Ahlak Bilgisi öğretmenlerimizin görev alanına bir yetki tecavüzü değil mi bu eylem planlarınız. Okullardaki Din ve Ahlak Kültürü Öğretmenleri peygamberimizin hayatını öğretmekten acizler mi?

Tüm bunlardan sonra esas konumuza gelelim: Ermenek’te mazisi çok derinlere inen  Sipas Camisi diye bir cami var. Duydunuz mu bu caminin adını? İki yıldır onarılması gerektiğinden cami cemaatine kapalı. Bu cami ne durumda cemaati ne yapar, onarılmasındaki aksaklıklar için ne gibi çalışmalar yaptınız. Oradaki cemaatin ibadet sıkıntısını içinizde hiç yaşadınız mı?

Ermenek Müftülüğü’nden Sipas Camisi’ni ibadete kapalı olduğuna dair, size kaç defa durumu arz eden yazılar yazıldı? Siz ne yaptınız?

Caminin mülkiyetinin kime ait olduğu biliniyor. Vakıfların bu camiyi onarmasını beklerseniz çok on yıllar geçer. Camiyi işleten  Dinayet İşleri Başkanlığı’dır. Diyanet İşleri Başkanlığında bu caminin onarılmasının sürüncemede kaldığı bilgisini Karaman İl Müftüsü olarak bildirip işlerin hızlandırılması için bir çabanız oldu mu? Vakıflara ya da ilgili mercilere caminin tez elden onarılması için yazı yazıp iş takibini il Gıda ve Tarım mı, İl Ticaret Müdürlüğü mü yoksa siz mi yazacaksınız? Sizce hangi kurumun işi takip edip kovalaması uygundur?

Sonuç olarak, durumdan vaziyet çıkararak görev alınınız dışındaki işlerle uğraşacağınıza kendi görev alanınızda belirlenen işlerle uğraşıp Sipas Camisi gibi camilerin bakım, onarım, tamir, çevre temizliği ve düzeni gibi işlerinin hızlandırılması ile ilgilenseniz halkımıza çok daha iyi hizmet etmiş olursunuz.

Sayın İl Müftüm, kusura bakmayınız, Sizin yok saydığınız Taşeli Yöresi’nde “mahalle baskısı” etkisinde kalmayan insanlar da var. Eleştirilerimi bir hoşgörü ve demokrasi anlayışı çerçevesinde değerlendirerek yüce dinimizin emrettiği doğrultuda hizmet vereceğinizi ümit ederim. Din adamlarımız günlük siyasetin dışında olursa toplumda huzur ve mutluluk artar. 04.03.2013. Hasan ŞİMŞEK