KÜLTÜREL ZENGİNLİKLERİMİZ

KÜLTÜREL ZENGİNLİKLERİMİZ

Ahmet Arslan Ermenek Ortaokulundan bizim devre arkadaşlarımızdan biri, okumuş öğretmen olmuş. Hayli çileli bir meslek yaşamı var. “ YÖRÜKLER …KÖYLÜLER “ diye bir kitap yazmış. Kitap roman boyu 120 sayfa, konusu Sarıveliler ilçemiz ve çevresinde geçen yüzyılda olup bitenler var. Metodolojik olmasa da yöreyi ve kültürünü tanıtmada bize ip uçları verir. Araştırmacıların, Türk dili ve kültürü ile uğraşanların mutlaka okuması gereken bir kitap.

29 Haziran 2013 Cuma günü  Karacaoğlan Şenlikleri çerçevesinde yöremizin yetiştirdiği yazarları anmak üzere Sarıveliler ilçe merkezinde bulunduğumuz bir zamanda kendisi ile görüşme imkânımız oldu. 50 yıl öncesi anılara yönelik  kısa bir muhabbetten sonra “YÖRÜKLER…KÖYLÜLER “ başlıklı kitabından bir tane de bana armağan etti. Kitap çeşitli bölümlerden oluşuyor. Her bölümde öğreneceğimiz  (araştırmacılar için ) çok şey var.  29 Haziran 20013 tarihinde işlediğimiz yöre şair ve yazarları çerçevesinde andığımız Fil Ahmet ile ilgili olarak Ahmet Arslan bu “Anılar “ kitabında ne yazmış, bakalım ve birlikte okuyalım:

“ Sarıveliler’in yetiştirdiği , âşık Taşeli’niin ( iç-il ) Navağı ( Başdere Yöresi)’nin (1) şimdiki Sarıveliler ilçesinde doğup büyüyen Fil  Ahmet yöremizin yetiştirdiği birebir Karacaoğlan gibi söyleyen büyük bir halk âşığı (ozanı )dır.

Ölüye diriye güzele çirkine, dağa taşa, kurda kuşa, ekine ota, börtü böceğe, geline kıza, türküler yakmıştır.

Kurtuluş Savaşı’nda Afyon Cephesi’nde ,son saldırıda  ( 26 Ağustos 1922 ) cephenin en önünde heybetli sesiyle yakımlar söyleyerek sesiyle düşmanı ürküttüğünü Atatürk bizzat görmüş ve onu çok takdir etmiştir.Yurt gezileri sırasında Fil Ahmmet’i  Konya’ya çağırmış, on beş lira harçlık vermiştir. Atatürk’ün Alanya’ya geleceğini duyunca , yürüyerek Alanya’ya gitmiş, Atatürk ile görüşmüştür. Atatürk’ü iyi karşılamayan Alanya Kaymakamı’na taşlama şiir yazmıştır. Kaymakam bunu duymuş ve Fil Ahmet Hoca’yı huzuruna çağırmış. Huzurda ona da bir methiye söyleyerek oradan köyüne geri dönmüştür.

Onun hakkında nakledilen bir anı:

Fil Ahmet  Hoca bir gün Adiller köyünden geçiyormuş ( şimdi Sarıveliler’in bir mahallesi ) . Köyün gelinleri kızları Hoca’nın yolun kesmiş “ Hoca, bize bir yakım söyle” demişler.

Hoca’nın ,

Köyümü sorarsan bir Sarıveli

Adımı sorarsan Fil Ahmet deli

Adiller güzeli, goncanın gülü

Hanginizi saracağımı bilemiyorum.”

 demesi üzerine kızlar ve gelinler utançlarından yanından uzaklaşıp kaçmışlar.

Fil Ahmet, kendisi gibi bekâr bir Yörük ninesine dizeleriyle serzenişte bulunur:

“ A yörüğün kızı

Ah Havva cici

Deve çekersin

Tüylü mayalara ziller takarsın

Sen de benim gibi daha bekârsın.”

Diyerek bekârlığın, evde kalmışlığın  çaresizliğini dile getirir.

Sonuç olarak Ahmet Arslan  diğer yöre şair ve yazarları gibi doğduğu topraklardan zihnen kopmamış bir yazarımızıdır. Kendisi araştırmacılar için iyi bir kaynaktır. Sağlık ve başarılarının devamını dilerim.

Fil Ahmet Hoca’ya gelince, derinlemesine araştırılması gereken bir yakım ustasıdır. Onun güçlü bir yakımcı olduğun ulusal edebiyata kazandıracak olanlar da Taşeli Yöresi yazarları ve araştırmacılarıdır.

13.08.2013. Hasan ŞİMŞEK

­­­­­­­­­­­­­­­­­­­­­­­--------------------------------------------------------------------------------------------

$11)      Navağı, Ermenek halkının, Ermenek’in batısında kalan köylerine tamamına Başyayla da dahil verdikleri bir ad olduğu gibi, resmi kayıtlarda da bu köylere zaman zaman Navağı adı denmiştir.(bk. Köyüm Büyükkarapınar- Hasan Şimşek )