KÖYÜM BÜYÜKKARAPINAR Hasan ŞİMŞEK

ERMENEK KALESİ’NİN TURİZME AÇILMASI TALEBİ VAR!

Detaylar

Kategori: Hasan ŞİMŞEK Yazılar

Yayın tarihi: Cuma, 06 Ekim 2017 15:08

Yazar: alidokur

Gösterim: 2027

ERMENEK KALESİ’NİN

TURİZME AÇILMASI TALEBİ VAR!

Geçen 25 Eylül 2017 tarihinde WhatsApp’ tan telefonuma seri şekilde mesajlar gelmeye başladı. Yoğun bir yazışma içinde olduğumdan hemen mesajlara bakamadım. Müsait bir zamanda bakınca  Taşeli Yöresi’nde marka bir isim olan Hasan Kalan Bey’den geldiğini gördüm.  Akabinde Sayın Kalan aradı. Ermenek Kalesi’nin turizme açılması için çaba sarf ettiğini, benzer sarp yerlerin ve kalelerin öteden beri turizme açıldığını örnek olarak da Trabzon Maçka’daki Sümela Manastırı’nı ve Alanya Kalesi’ni verdiğini ve görsellerle düşüncesini pekiştirmeye çalıştığını gördük.

İşi bilen arkadaşlardan aldığım bilgiye göre, öteden beri Ermenek Kalesi’nin turizme açılması düşüncesi planlanması hep konuşulmuş. Ama   bugüne kadar en ufak bir planlama ve etüdün yapılmadığı, proje  çalışması olmadığı biliniyor.

Tıpkı üniversitenin açılması talebinin  öncülüğünü  belediyenin yapması gerektiği beklentisinde olduğu gibi, kalenin de turizme açılması için planlanıp projelendirilmesinin öncülüğünü Ermenek halkı Sayın Belediye Başkanı’ndan beklemektedir.

Değişik kaynaklardan öğrendiğime göre Sayın Başkan Ermenek Kalesi’nin turizme açılması için yapılacak inişli çıkışlı projelere/ asansör ya da teleferik gibi insan taşıma araçlarına pek sıcak bakmıyormuş. Anlattıklarına göre Sayın Başkan risk almaktan korkuyormuş. Bu doğrudur da hayatın her alanında risk var, yolda, sokakta, kaldırımda, havada, karada ve denizde giderken de hep risk var. Risk almak başarıya giden yol ile orantılıdır. Ermenek’te on yıl süre ile kesintisiz Belediye Başkanı olan rahmetli Cevdet Ünsal şimdiki otobüs terminalinin yanında yol genişletme çalışmaları yaparken kaleden başına taş düşmedi mi? Riskin en dik alasını alan, üç kuruş gelir pahasına,  devasa Ermenek cevizlerini silkeleyen silkeleyiciler değil miydi? 

Öyle sanıyorum ki Ermenek Kalesi’ni gezilip görülecek hâle getirme, seyirlik alanları oluşturma biraz zahmetlice ve teknik bilgi ve uğraşı gerek! Sözü edilen bu projenin doğrudan Ermenek halkına çok fazla bir getirisi de yok sanılıyor. Oysaki durum hiç de öyle değil, nasıl Selçuklu Otel, Ermenek Baraj Gölü, Balkusan’daki Mehmet Bey Türbesi ses getirip turist çekiyorsa Kale’nin teleferik ya da benzeri araçlar vasıtasıyla gezilebilir ve seyirlik hâline getirilebilirse Ermenek daha çok adından söz edilen bir kent olacaktır.

Risk alma mazereti ciddi bir mazeret değildir, Sayın Uğur Sözkesen,  ilerde adından unutulmayacak şekilde bahsettirecek bir tesisten söz ettirecek ise Lütfi Bey’in desteğiyle Kale’yi projelendirip gezilebilir hâle getirmesi kendi ve Ermenek halkı adına güzel bir hizmet olacaktır.

Ben şahsen, Kale’nin dibini ve eteklerini hiç ama hiç gezmedim, görmedim, bu konuda çok fazla bir bilgim ve görgüm yok. Ermenek’te hizmet üreten bir kişi olan Sayın Hasan Kalan’ın hatırlatması ile ve aklıma yatması ile bu yazıyı yazdım. Ermenek severlerin bu projeyi   dikkate alacaklarını ve hayata geçirilmesi için destekleyici olacaklarını  ümit ediyor  ve Sayın Başkan’dan derhal bu iş için kolalları sıvamasını diliyorum.  01.10.2017, Hasan ŞİMŞEK

EMİN KEMANCI ( 1938-2020 )

Detaylar

Kategori: Kim Kimdir?

Yayın tarihi: Cuma, 06 Mart 2020 08:28

Yazar: alidokur

Gösterim: 1607

EMİN KEMANCI ( 1938-2020 )

Emin Kemancı, ağır mübarek bir gecede 27-28 Bubata bağlayan Reğaip Kandili gecesi vefat etti. Çoktan beri kendisi ile telefonla sohbet etmemiştim. Bir aydır ha bugün, ha yarın derken kandil gecesi saat 21.00 gibi onu aradım. Telefona cevap vermedi, camide olduğunu ya da evde ibadet yaparken olacağını düşünerek, nasıl olsa geri döner anlayışı ile telefonu kapattım. Ertesi günü yani 28 Şubatın sabahında gelen mesajlarla Emin Kemancı’yı kaybettiğimizi öğrendim.

Kendisini 1973’ten beri tanırım. Ankara’dan İstanbul’a terzilik mesleğini icra etmek için gelmişti. Aslında Ankara’da iyi bir bayan terzisi olduğu ve müşteri portföyü de bir hayli elit kişilerden olduğu söylenirdi. İstanbul-Kartal’da kayın biraderi Osman Özcan ile birlikte iş yapmak ve mesleklerini daha geniş çapta icra etmek için İstanbul’a gelmişti. Sağlam ve düzgün bir kişiliği vardı. Davranışları samimi ve içtendi. Özgüveni oldukça yüksekti. Çevresindeki insanlarla ilgilenir hâl hatır sorar, dostlarına önem verirdi. İstanbul ‘un önceki belediye başkanlarından Ali Müfit GÜRTUNA Bey’in dayısı olurdu. Belediye’den iş almak, işe girmek için ilk önce başvurdukları kişi çoğunlukla o olurdu. Gelenleri kırmaz, dinler, ikramını yapar gönderirdi. Yapabileceği çok da bir şey yoktu. Ali Müfit Bey’in Belediye Başkanı olması, onurun dışında, en çok maddi yönden gelen gidenleri ağırlama, ilgilenme, işten zaman kaybı vs. bakımından rahmetli Emin Kemancı’nın zararına olmuştur. Ama onun bu konuda şikâyetçi olduğunu hiç ama hiç duymadım.

Emin Kemancı, Ermenek’e neler yapılabilir, nasıl yararımız olabilir, şeklinde kafa yoran ender Ermeneklilerden biridir. Sürekli kafasında proje geliştirir, çevresindeki insanlarla bu projeleri tartışırdı. Sürekli kitap okur, araştırır ve yazardı. Ermenek’i çok severdi.

İstanbul’daki Ermeneklilerin, dernek mi vakıf çatısı altında mı örgütlenmesi fikri vakıf (ERÇEV’in) olarak ona aittir. Kurucu olmasa da bir kurcudan çok ileri düzeyde vakfın kuruluşunda ilhan Gür ile Emin Kemancı beylerin emek ve katkıları vardır.

Ali Müfit Bey’in belediye başkanlığı sırasında, Belediyenin mekânları kuruluş aşamasındaki toplantılarda, ERÇEV’e, Emin Kemancı Bey’in tavassutu ile açılmış ve toplantılarımız ve etkinliklerimiz en ekonomik biçimde yapılması sağlanmıştı.

Emin Kemancı Ağabeyimiz, beklenmedik bir anda, kutsal saydığımız bir günde hakka yürüdü. Eşi Adile Hanım’a, çocukları Kamil, Ayşe ve Elif’e , daamdı Sinan’a diğer yakınlarına ve akrabalarına başınız sağ olsun der, müteveffaya Allah’tan rahmet dilerim. Ruhun şad olusun Emin Kemancı Ağabeyimiz. 29.02.2020 Hasan ŞİMŞEK

İÇİMİ SIZLATAN MESAJ

Detaylar

Kategori: Kim Kimdir?

Yayın tarihi: Cuma, 06 Mart 2020 08:30

Yazar: alidokur

Gösterim: 1625

İÇİMİ SIZLATAN MESAJ

Hatice Wappsattan gönderdğim mesaj buraya girecek.

Bu mesajı rahmetli Fikret ÜNLÜ geçen yıl 18 Temmuz günü facebook sayfasında dostları ile paylaştı. Bu paylaşımdan 184 gün sonra 18 Şubat 2019 günü İstanbul’da Allah’ın rahmetine kavuştu. Mesajında, kendisinin sağlığını ihmal ettiğini ve dostlarının bu konuda çok duyarlı olması gerektiğini, ihmalin soruna çözüm olmadığını, sağlığımızı koruma açısından çok dikkatli olmamız gerektiğini ve ihmalkâr davranmanın çok geç olduğu tavsiyesinde bulunduğu gibi dostlarına veda gibi bir mesaj verdiğini de anlıyoruz.

Rahmetli Fikret ÜNLÜ, o kış kıyamet gününde, vasiyeti üzerine doğduğu topraklara Balkusan’a Karamanoğlu Mehmet Bey’in türbesinin yanı başına 22 Şubat 2019 tarihinde defni yapıldı.

Şimdi ölümünün birinci yılında 18 Şubat günü, 1700 rakımlı Balkusan’da mezarı başında saat 10.00’da anılacak. Organizeyi Karamanoğlu Mehmet Bey Dil ve Kültür Derneği Başkanı Habip Çalışkan Bey yapıyor. Mezarı başında yapılacak konuşmalardan sonra, dini vecibeler yerine getirilecek ve bir hoca tarafından Kur’an okunup dua edilecektir. Taşeli Yöresi Belediye Başkanları başkanlarımız bu anma törenlerinden haberleri var.

Fikret Bey adına Ermenek merkezde ve Güneyyurt merkez camilerinde mevlit okunup dua edilecektir.

Öğrendiğimiz bilgilere göre, Ermenek Belediye Başkanımız Atilla Zorlu, Güneyyurt Belediye Başkanı Ahmet Arı, Başyayla Belediye Başkanı Ahmet İpek Sarıveliler Belediye Başkanı Halil Kulak, Göktepe Belediye Başkanı Mustafa Doğan, Kazancı Belediye Başkanı Muhittin Tuncel beylerin anma törenine katılacağı ve bilgileri dahilinde olduğu biliniyor.

İlimiz Karaman merkez ve köylerinde çok sevilen rahmetli Fikret ÜNLÜ’nün anma törenine, il merkezinden de siyasi parti temsilcilerimizin il yönetiminin katılacağı beklentisi var.

Anma töreninin bitiminde, iklim koşuları da dikkate alınarak katılımcılara çorba ikramında bulunulacak.

Ölümünün birinci yıldönümünde, büyük eserlerde ve başarılarda imzası olan Fikret ÜNLÜ’yü rahmetle anıyoruz. Ruhu şad olsun. 30.01.2020 Hasan ŞİMŞEK

YILMAZ BABAOĞLU (1934-2020)

Detaylar

Kategori: Kim Kimdir?

Yayın tarihi: Cuma, 06 Mart 2020 08:27

Yazar: alidokur

Gösterim: 1595

YILMAZ BABAOĞLU ( 1934- 2020 )

Vefatının 40. gününde Karaman’ın öncü ve duayen sanayicisi Yılmaz Babaoğlu İKEV’de anıldı.

Yılmaz Babaoğlu, her ne kadar nüfus kaydında 1936 olsa da,1934 yılında Karaman’da doğdu, annesi Fadim Hanım, babası Osman Bey’dir. 1944 yılında Neriman Hanım ile evlenir. Büyükten küçüğe doğru Meral, Sema Necati ve Seval adında şimdi hayatta olan dört çocuğu vardır.

Yılmaz Babaoğlu 13 Ocak 2020 tarihinde Konya’da vefat eder, 14 Ocak 12020 tarihinde de Karaman’da bir aile mezarlığı olan Babaoğlu Mezarlığına defnedilir.

İşte biz de, İKEV Başkanı Sayın Suat Yıldırım’ın daveti üzerine vefatının 40. gününde Kur’an ve dualarla anmak üzere İKEV’in Bakırköy merkezindeki binasında yakınları ve sevenleri ile birlikte orda olduk.

İKEV Başkanı Suat Yıldırım’ın her zamanki mütevazı hâliyle açılış konuşmasından sonra, emekli edebiyat öğretmeni Kadriye Kuşun Hanımefendi ,söz alarak,

Rahmetli Yılmaz Babaoğlu için,

“Gençle genç, çocukla çocuk, iş dünyası ile iş insanı gibi konuşan, toplumdaki her kesim insanla ilişki kurabilen, herkesin gönlünde yer eden, Karaman”ın bir rehberi değerlendirmesini yaptı.”

İKEV Kurucu Başkanı Sayın Suat Sözer’de,

Yılmaz Ağabey, diyerek başladığı konuşmasında özetle,

“ Karaman’ın ulu çınarı, işçilerin babası, öğrencileri hamisi, doğduğu toprakların sevdalısı, her yararlı faaliyetin bağışçısı ve Karaman’ın öncü ve en büyük sanayicisi “dir. diyerek başladığı konuşmasında,

“ En zor şey, çok yönlü, çok renkli kişileri anlatmaktır.

Yılmaz Babaoğlu gibi hayat tecrübesi zengin, aile ve dost çevresi geniş, keyif alan ve keyif vermeyi bilen ,gönül ehli, duygu yüklü dobra ve organik bir insandı.

Marka tutkusu yoktu, kıyafetlerinde ve gittiği mekânlarda rahatlığı tercih ederdi. Müsrifliği sevmeyen kişiliğine rağmen, cömertliğini tüm Karaman çok iyi bilirdi.

Karamanlılar Vakfı ( İKEV’e )’na yaptığı yardımlara, öğrencilere verdiği burslara, gariplere el uzattığına ben tanığımdır.

Hiçbir başkasına özenmemiş, haset etmemiş, kötülük düşünmemiştir. Karaman’da BİFA’ dan sonra kurulan tüm Bisküvi Fabrikalarını teşvik etmiş ve tecrübesin onlar aktarmıştır.

Yılmaz Bey’in özü, sözü bir, şeffaf bir düşünce yapısı olduğu gibi, bu konuda da çok içten ve samimi idi.

Mal, mülk, servet, eş-dost zengini bir insandı.

Karaman’a 4 adet ilköğretim okulu yaptırıp, Milli Eğitim’e destek vermiştir. Ayrıca Babaoğlu Camii de onun eseridir.

Bİfa grubunda çalışan bütün işçilerin Üniversite’ye giden çocuklarına her ay burs yardımı yapmayı ilke edinmiştir.

Eğitime yaptığı katkılardan dolayı TBMM kendisine ONUR ÖDÜLÜ vermiştir.

Bifa Fabrikası’nın duvarlarında Yılmaz Abi’nin şu sözü yazar: “Sonsuz Mesuliyet duygusu ile çalışmak insana huzur verir.”

Sayın Suat Sözer “Kendisine Allah”tan rahmet, ailesine ve sevenlerine sabır diliyorum.”diyerek sözün bitirmiştir.

Toplantıda bulunan kızları duygusallıklarına egemen olamayacaklarını düşünerek konuşmak istememişlerdir. Toplantı sonrası kendileri ile görüştüğüm Sema ve Seval hanımlara konuşsaydınız ne söylemek isterdiniz sorumuza karşılık, Sema EREN Hanımefendi,

“ Babam;Karaman’a ait her şeyi,insanlarını, toprağını, tarlasını,gecesini,gündüzünü, yağmurunu,her köşesinde var olan anılarını, dününü ve bu gününü o kadar çok sevdi ki, gerçekleştirdiği atılımlarla burayı tüm sokaklarındaki evlerde aynı anda petibör pişiriliyormuşçasına mis gibi bisküvi kokan bisküvi başkentine çevirdi.

Karaman’a olan sevgisi sadece geçmişte ve bugünde kalmadı; bunu geleceğe, toplumun değer yargıları ile bilgilerini, yeni nesillere aktarılması için eğitime verdiği önem ve destek ile taşımaya çalıştı. Babam için eğitim, insanın insan olma yolundaki adımlarını tek tek attıran mükemmel ötesi bir süreçti. Bu adımlarda ilerledikçe kişilerin hayatın her koşuluna uyum sağlamaya yönelik çözüm üretme arayışının gelişeceğini ve ülkemizin değerine değer katacağına inancı büyüktü.

Bizleri büyütürken de bu değer yargılarını hep ön planda tuttu.

Onu çok özlüyoruz ve özleminde hiç bitmeyecek… “ şeklinde kısa bir değerlendirme yapmıştır.

Yılmaz Babaoğlu, özgür, atılımcı, özgüveni yüksek, yaratıcı bir kişilik yapısına sahip lider bir iş adamı olarak,

1960’lı yıllarda Bifa Bisküvi Fabrikasına ortak olmasıyla başlayan sanayiciliği,

>Bifa Biskivü ve Gıda Sanayi A.Ş.

>Bifa Oluklu Mukavva Sanayi A. Ş.

>Bifa Un ve Gıda Sanayi A.Ş

> Babaoğlu Yem ve Tavukçuluk Tic. A.Ş.

> Özel Babaoğlu İlk, Orta, Lise ve Koleji,

Rahmetli Yılmaz Babaoğlu’nun Karaman’a bıraktığı en büyük yatırımlardır. Ruhu şad olsun.

25.02.20120 Hasan ŞİMŞEK

$1Ø