KÖYÜM BÜYÜKKARAPINAR Hasan ŞİMŞEK

  • Skip to content
  • Ana menü bloğuna geç ve giriş yap.

Blok arama görünümü

Dolaşım

Arama

Buradasınız: Home

Ana Menu

  • Anasayfa
  • Büyükkarapınar Yazıları
  • Büyükkarapınar Kitabı
  • Basında Büyükkarapınar
  • Biyografik Eserlerim
  • Eğitim Danışmanlığı
  • Genel Yazılarım
  • Köyümüzden Haberler
  • Kim Kimdir?
  • Fotoğraflar
  • İletişim
  • Teşekkür

Anasayfa

RUSYA’NIN GÜÇ GÖSTERİSİ

  • Yazdır
  • E-posta
Detaylar
Kategori: Köşe Yazılarım
Yayın tarihi: Salı, 15 Aralık 2015 11:21
Yazar: hasan-simsek
Gösterim: 2996

RUSYA’NIN GÜÇ GÖSTERİSİ

Rusya geçen yıllarda, önce Baltık ülkelerinde sonra Ukrayna’ da ciddi anlamda kazanımlar elde etti. AB ve ABD, Rusya’nın bu yayılmacı politikalarını engelleme amaçlı olarak Rusya’ya ambargo uyguladı, Türkiye komşum ve stratejik ortağım diye Batı’nın uyguladığı ambargoya katılmadı ve Rusya ile ilişkilerini normal bir seyirde sürdürdü.

Rusya ile ilişkiler, Türkiye’nin 24 Kasımda Rus SU- 24 savaş uçağını Suriye sınırında, sınır ihlali yaptığından dolayı düşürmesi ile iki ülke arasındaki ipleri koptu. Rus Devlet Başkanı Vladimir Putin son açıklamasında  “Bir kez daha tekrarlıyorum. Dost hatta müttefikimiz saydığımız, teröre karşı birlikte savaşmayı düşündüğümüz Türkiye yönetiminden haince sırtımızdan vurulduk.” ifadesini kullandı.

Türkiye tarih boyunca Rusya ile ilişkilerini iyi tutmaya çalıştığı hâlde, Batı’nın ve Rusya’nın yayılmacı politikası dostluk ve komşuluk ilişkilerine hep darbe vurmuştur. Rusya’nın kuzeyinde onu tehdit edecek bir silahlı güç yok, Rus Çarları sürekli olarak sıcak denizlere inmeyi fırsat bilip kollamışlardır. Kırım’ın bizde olduğu dönemde, Karadeniz donanması oluşmadan Rus donanması Baltık denizinden dolaşarak Akdeniz’e geldi. Mora’da Rumları isyana teşvik etti ve İzmir/Çeşme’ye gelerek Osmanlı donanmasını yaktı (1770 ). Balkanlarda, Karadeniz’in kuzeyinde Kırım’da, Doğuda Kafkasya ‘da sürekli Osmanlı devletinin egemen olduğu topraklarda kazanımlar elde etmek için o yöre halklarını Osmanlı’ya karşı kışkırttı ve isyana teşvik etti, peşinden de kendisi oralarda egemenliğini sağlayarak emperyalist  bir güç hâline geldi. 1877- 1878 Osmanlı Rus Savaşı, Balkan ülkelerini isyana teşvik, doğuda Ermenilere bağımsız devlet sözü verme, Kars, Ardahan Batum’u işgal ve Batı’ da  Çatalca’ya kadar gelme ve Ayastefanos ( Yeşilköy ) Antlaşması  (1878 ). Balkanlarda ve Kafkaslara büyük toprak kaybımızın en büyük nedeni Rus Çarlarının emperyalist politikalarıdır.

Birinci Dünya Savaşı ile birlikte Doğuda Rus işgalleri ve Ermenileri ayaklandırma ve teşvik, Rusya’da yapılan Bolşevik İhtilali ( 1917 ) ile Rusya’nın kendi içine dönmesi ve Kars ve Ardahan’ın geri alınması Kars –Gümrü ve nihayet 1921 ‘de yapılan Moskova antlaşmaları ve doğu sınırlarının çizilmesi.

İkinci Dünya Savaşı sonrası Kars, Ardahan ve Boğazlarda egemen olma talebi ve Türkiye’nin bu nedenle NATO’ya girmesi ve kendin güvenceye alma düşüncesi.,akabinde Soğuk Savaş Dönemi ve Sovyetler Birliği’nin çöküşü, Bağımsız Devletler Topluluğu adını alması ve günümüzde batısına doğusuna güneyine saldıran ve alan genişlemesi sevdalısı bir Rusya Federasyonu ve onun lideri Vladimir  Putin!

Dünya kamuoyu tarafında şımartılan ve olduğundan fazla yüceltilen, komşu haklarına ve hukukuna saygılı olmayan, kaba kuvvet yöntemi ile komşu topraklarını işgal eden eski Rusya’nın günümüzdeki emperyalist, yayılmacı politikalarını acımasız bir şekilde uygulayan Putin’e  21.yy son ÇAR’ı da denilebilir.

Rus Devlet Başkanı ve diğer yöneticileri, 24 Kasım itibarı ile Türkiye’ye ciddi anlamda ekonomik bir savaş açmıştır.

Hani Rusya bizim stratejik ortağımızdı. İsmet Paşa Kıbrıs olayları sırasında Türkiye’nin Kıbrıs’a müdahale edemeyeceği şeklinde,  ABD Başkanı Johnson’un yazdığı mektup sonrası “Yeni bir dünya kurulur, Türkiye de orada yerini alır.” diyerek tepkisini ortay koymuştu. Yine İnönü’nün 1960’lı yıllarda Kıbrıs ile ilgili olaylar esnasında “Büyük devletlerle dostluklar kurmak ayı ile yatağa girmeye benzer.” İfadesini kullanarak dış politikada güçlü devletlerle olan ilişkilerin zorluğuna dikkati çekmişti.

Rusya düne kadar bizim stratejik ortağımızdı, bugün kuzeyimizde Kırım ve Ukrayna’da, doğuda Ermenistan ile güneyimizde Suriye’de bizi çember altına almaya çalışıyor. Bizim yaşam alanımız daraltıp kendi yaşam alanını genişletmeye çalışıyorlar.

Hatay’ın güneyinde Suriye toprakları üzerinde DAEŞ’i de bahane ederek Tartus kentinde deniz ve Lazkiye yakınlarında Himeymim hava  üssü kurarak Akdeniz’e yerleşme ve karada ve denizde bizi çember içine alması tarihin derinliklerinden gelen  emelleridir.

Yapmamız gereken her ne kadar Rus yöneticileri çıldırsa da Rus halkı ile dostluk içinde kalmaya çalışmayı önemsemeliyiz.

Bu kötü günlerde, Batı ülkelerinin durumdan istifade ederek Türkiye’den bir şeyler koparmaya çalışma teşebbüsüne karşı çok dikkatli olmak gerekir. Tarihte fırsatları kollayarak Batı ülkelerinin bizden normal şartlarda alamadıkları ya da yaptıramadıkları bir şeyler almaları sayılamayacak kadar çoktur. Belirgin örneği İngilizlerin Kıbrıs’a yerleşmeleri vs.

Son olarak Rusya’dan aldığımız malların ikamesi sağlanıncaya kadar tüketimini mümkün mertebe kısarak ve Antalyalı üreticilerin meyve ve sebzelerini de normalinden biraz fazla tüketerek onlar destek vermek dayanışmanın en iyi örneği olacaktır. En son olarak Rusya Batı ile güç birliği yapmadığı müddetçe bize bir şey yapamaz, teşebbüs etse bili kaybeder, tarih böyle yazar. Sonuçta biraz sıkıntı çekceğiz. Ulusça buna katlanmalıyız. Hasan ŞİMŞEK 09.12.2015.

UZMANLARA GÖRE RUSYA

  • Yazdır
  • E-posta
Detaylar
Kategori: Köşe Yazılarım
Yayın tarihi: Salı, 15 Aralık 2015 11:20
Yazar: hasan-simsek
Gösterim: 2696

UZMANLARA GÖRE RUSYA

Uzmanların görüşünü özetlemeden önce, Rusya hakkında kısa bilgi verelim: Dağılan Sovyetler Birliği’nin yeniden toparlanarak 21 Aralık 1991 yılında kurdukları yeni devletin  adı Rusya Federasyonu’dur. Rusya’nın toprakların çoğu Kuzey Yarı Kürede, Soğuk Kuşak içinde kalır,  tundralarla kaplı verimsiz topraklardır. Rusya’yı ihya eden yer altı zenginliği olan kömür, doğalgaz ve petroldür.  Yüzölçümü 17.075. 400 km karedir. Yaklaşık Türkiye’den 22 defa daha büyük bir toprağa sahiptir. Nüfus ise 144. milyon civarındadır. Yaklaşık Türkiye nüfusunun iki katına sahip bir nüfus vardır.

Çok geniş topraklarında buğday tarımı yapılır, zaten Türkiye buğday açığını, yaklaşık iki milyon ton/yıl Rusya’dan karşılar. Nükleer silahlara sahip beş altı ülkeden biridir. Birleşmiş Milletler yapısı içindeki Güvenlik Konseyi’nde veto yetkisine sahip beş ülkeden biridir.

Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra eski gücünü kaybeden Rusya, petrol fiyatlarının dünyada yükselmesi ile ekonomisini güçlendirdi. 2000 yıllarının başında Birinci Putin Dönemi’ nde Soveyetler Dönemi’nde Birlik’ten ayrılan ülkelerle yeniden Birleşik Devletler Topluluğu adı altında toplayarak kaybolan prestijini içte yükseltti. İkinci Putin Dönemi’nde de kazanmış oldukları petrol paraları ile hızla silahlanarak artık dünyanın güç bakımından önde gelen ülkelerinden biri oldular. Birinci Putin döneminden sonra ülkeyi yöneten Dmitry Medvedev zamanında silahlanmaya ayrılan paranın yerinde saydığı, ikinci ve şimdiki üçüncü Putin Dönemi’nde ise yine silahlanmaya büyük para harcayarak eski Sovyet gücü hâline gelmeleri için çalıştıkları bu nedenle Baltık kıyılarında, güneyde Ukrayna’da etki alanlarını büyük risk alarak güçlendikleri görülüyor. Uzmanlara göre, kırılan, kaybedilen eski gücün yeniden sağlanması için Rus halkı Putin’in arkasında, onu destekliyor.

Putin ile Rusya artık Soğuk Savaş Dönemi’ndeki konumuna gelmeye çalışıyor. Kuzeyde, Kuzey Batı’da Baltık’ta,  güneyde Kırım’da denizlere açılma ve dünyaya yayılma imkânları kolaylaştı. Suriye’ de Lazkiye ve Tartus’ta  var olan üslerini şimdi daha da güçlendirerek Doğu Akdeniz’de bende varım diyor.

Türkiye’yi hem kuzeyden ve güneyden çevirmiş vaziyette, büyük bir tehdit olarak görülürken 24 Kasım 2015 günü Türkiye sınırını defalarca ihlal eden savaş uçakları Türkiye tarafından düşürülünce kıyameti koparma noktasına geldiler. Putin Yönetimi’nin ve Rus halkının yükselme noktasındaki gurur ve prestijleri birden bire sarsıldığı düşünüldü. Bu nedenle akıllarına ne geldi ise, savaş hariç ne yapmaları gerekiyorsa dost bildikleri Türkiye’ye yaptılar. Uçak düşürme olayının hemen ardından Türkiye’ye karşı uyguladıkları ekonomik ambargo, onların bu işe önceden hazır olduklarını ve tereddüt etmeden en kısa zamanda bu planı uyguladıklarını söylüyor uzmanlar.

Askerî gücünü arttıran Rusya, geçen yıl Ukrayna’ın doğusunu kendi topraklarına katan Rusya, şimdi Türkiye’nin burunun dibindeki Suriye’de Yayladağ’da yayılmacı politikalarını uygulamak için güç göstermeye başladı. Uzmanlara göre, Ruslar’ın Bayırbucak  Türkmenleri’nin bulunduğu yeri teknik olarak bombalaması çok güç bir coğrafi yapı. Türkmenler Kızıldağ’ın kuzeyinde bulunuyorlar, doğrudan uçakların güneyden gelerek Türkmenlerin yoğun olarak bulunduğu alanı bombalaması çok güç. Bu nedenle Kilis üzerinden dolanarak ve Türkiye topraklarını ihlal ederek kuzeyden dağ yamaçlarındaki Türkmenleri vuruyorlar. Genelkurmay bu hassasiyeti ve Rus propaganda mekanizmasını bildiğinden anında görüntüleri dünya kamuoyu ile paylaştı ve Rusların kara propagandası altında ezilmedi ve haklılığını dünya kamuoyuna doğru anlattı.  Burada Türkiye için üç hassas nokta var, Birincisi sınırlarının defalarca ihlali, ikincisi soydaşlarının hemen sınıra çok yakın yerde vurulması, üçüncüsü, yine Suriye’de burnumuzun dibinde Rusların askeri kara ve deniz üsleri kurmaları. Bunun üçü de Türkiye için kaçınılmaz üzerine gelinen belalı işlerdir.

1990’lı yıllarda yerlerde sürünen Rusya bugün dünyada en çok silah üretip satan ABD’den sonra ikinci ülke, Türkiye’yi kuzeyden ve güneyden kuşatmış vaziyette.

Rusya’yı çok iyi tanıyan Prof. Dr. Nadir Devlet, CNNTURK’teki Ahmet Hakan’ın programında Rusya’da milliyetçiliğin arttığını, basının Putin tarafından kontrol altında tutulduğunu, halkın yönetimi dinlediğini ve söylediğini yapacağını ve harfiyen uyacağını, zorluklara katlanan, dayanan bir halk olduğunu Rusya ile Türkiye ilişkiler açısından son derece kötü bir olay olduğunu söylerken, Emekli Büyükelçi Uluç Özülker de, Rusya’nın Doğu Ukrayna’yı ve Kırım’ı topraklarına katmasına AB ülkelerinin seyirci kaldığını, Ukrayna’yı desteklemediklerini, Putin’in eski KGB ajanı olduğunu, içine kapanık ve kendin öne çıkarmasını bilen bir yapıda olduğunu, Rus halkının yüzde yüz okuma yazma bildiğini, kültürlü, sanat yönünden güçlü bir halk olduğunu, ve liderlerini desteklediklerini söyledi.

Sonuç olarak, 1.  Rusya’nın güneyden de bizimle komşu olduğunu ve Suriye’de kalacaklarını ve NATO ile karşı karşıya olacaklarını

2. Türkiye ihmal ettiği NATO’yu yeni keşfettiğini, Çin ile geçen yıl yapılan füze anlaşmasının NATO açısından Türkiye’ye bir güven tereddüdü yarattığını,

3. İsmet Paşa’nın “Büyük devletlerle ilişkilerinin aslanla aynı yatakta yatmaya benzediği.” sözünün önemini

4. Türkiye’nin ciddi anlamda çok büyük bir tehlike ile karşı karşıya olduğunu, ayrıştırıcı iç politikalar yerine bütünleştirici ve dış politikayı destekler nitelikte politikalar geliştirilmesi gerektiğini

5. Uçak düşürme olayından sonra anında Rusya’nın B planını hemen devreye soktuğunu ve bu konulara önceden hazırlıklı olduğunu ve Türkiye’nin buna benzer olaylara karşı hazırlıklı olması gerektiğini

6. On üç yıldır iktidarda olan AK Parti’nin beş tane dış işleri bakanı değiştirdiğini ve karşılarında yalnız Rusya’da Sergey Lavrov’u gördüklerini, bu nedenle kısa aralıklarla Dışişleri Bakanları’nın değiştirilmesinin doğru olmayacağını

7. Rusya ile ilişkilerin bozulduğu ve hat safhaya geldiği bir dönemde “Kurt dumanlı havayı sever.” hesabı çıkarcı Batı ülkelerine dış politikada kesinlikle ülkemizin çıkarlarına aykırı  ödün verilmemesi gerektiğini ve bu nedenlerle bu olaydan büyük bir ders alarak her türlü tehlikeler karşı halkı ve devleti korumanın önem arz ettiğini yöneticilerimiz ve halkımız görmüştür sanırım. Şimdi milletçe birlik beraberlik, dayanışma ve özveri zamanıdır. 12.12.2015 Hasan ŞİMŞEK

Sayfa 40 / 85

  • Başlangıç
  • Önceki
  • 35
  • 36
  • 37
  • 38
  • 39
  • 40
  • 41
  • 42
  • 43
  • 44
  • Sonraki
  • Son

Bizi Ziyaret Edenler

Bugün 3

Dün 6

Haftalık 49

Aylık 40

Toplam 32641

Currently are 6 guests and no members online

Kubik-Rubik Joomla! Extensions

Gücünü veren Joomla!®