KÖYÜM BÜYÜKKARAPINAR Hasan ŞİMŞEK

  • Skip to content
  • Ana menü bloğuna geç ve giriş yap.

Blok arama görünümü

Dolaşım

Arama

Buradasınız: Home

Ana Menu

  • Anasayfa
  • Büyükkarapınar Yazıları
  • Büyükkarapınar Kitabı
  • Basında Büyükkarapınar
  • Biyografik Eserlerim
  • Eğitim Danışmanlığı
  • Genel Yazılarım
  • Köyümüzden Haberler
  • Kim Kimdir?
  • Fotoğraflar
  • İletişim
  • Teşekkür

Anasayfa

EVLİYA ÇELEBİ ERMENEK KALESİ’Nİ ANLATIYOR!

  • Yazdır
  • E-posta
Detaylar
Kategori: Köşe Yazılarım
Yayın tarihi: Cumartesi, 14 Ekim 2017 16:15
Yazar: hasan-simsek
Gösterim: 2846

EVLİYA ÇELEBİ  

ERMENEK KALESİ’Nİ ANLATIYOR!

Evliya Çelebi, Ermenek Kalesi hakkında özetle şunları söyler:

“Karamanoğlu burasını yedi  sene muhasara ettiği (kuşattığı ) hâlde Ermeni Kralı elinden alamamış, nihayet  bir hile ile elde etmeye muvaffak ( başarmış ) olmuştur.

Ermenek, Adana eyaletinin Silifke sancağına bağlı iki nahiyeli yetmiş köylü bir kazadır. Şehrin kethüda( kahya )yeri ,şeyhülislamı ( din işlerine bakan), nakîb-el eşrafı ( idari ve ilmi işlerle uğraşan kurum), kalenin dizdarı  ( kalenin komutanı ), on sekiz nefer eri  vardır. (1)

Göklere ser çekmiş ( çok yüksek ) kırmızı bir dağın ortasında Tanrı kudreti ile yapılmış bir kalesi vardır. İbrete şâyân, seyredilmesi    vâcip  bir kaledir. Mutlaka görülmeli ve seyredilmelidir. Ben karada ve denizde 32 yılda on sekiz padişahlık (ülke/memleket) yer gezdim. Böyle bir kale görmedim.  Bu tanrının kudret eliyle yapılmıştır. Asla der-ü-divardan ( kapı duvarlarından ) ve burc-u barudan ( kale burçlarındaki nöbet kulelerden alâmet ( işaret ) yoktur. Dört ve yahut beş köşeli diyemeyeceğimiz bir tarzdadır.  Hendeği ve kuleleri yoktur. Zaten bunlara da ihtiyaç yoktur. Kele eşsizdir. ( Bir benzeri yoktur.)  Yalnız şarka (doğuya ) bakan küçük bir kapısı vardır. Bu kapıya dahi yüz kırık kademe ( basamak)   ağaç merdivenle çıkılır. Bir yanı ağaç korkuluktur. Allah’a sığınıp insan aşağıya baksa aklı başından gider. Dil ile, kalem ile tasvir edilemeyecek bir mağaradır.

Gökyüzlerine baş dayamış  bir yalçın kırmızı ve mücella ( parlatılmış, ) duvar gibi bir kayadır. Adam tırnağını iliştiremez,  kuşların konacağı ve yuva yapacağı yeri yoktur.

Kale zeminden iki minare boyu yüksek cilalı ve parlak bir kayaya Allah’ın emri ile oyulmuştur. Uzunluğu beş yüz adımdır.  Gök kubbesi gibi direksiz olan içerisinin derinliği bin adımdır. Kapısı doğuya baktığı için içi aydınlıktır. İçi bir sahra gibidir.  Burasını Ermeni kralları İslam askerlerinin korkusundan bir sığınak hâline getirmişlerdir. Küçük demir kapısı eski zamanlardan kalmıştır. Kalenin içinde 40-50 kadar kagir yapı evleri vardır. Bazılarının pencereleri ve şahnişinleri  ( üç yanı pencereli çıkma ) doğuya ve kıble tarafından Aşağı şehre, dağlara ve taşlara bakar. Bazı evlerin üstleri tahta örtülüdür. Bazılarınki açıktır. Zira yağmur düşmez. İçinde bir cami vardır. ama minaresi yoktur. Çünkü üstü dağdır.. Hüda hakkı için söylüyorum , insan bu evlerden aşağıya baksa gözü kararır, sevdası galebe ider.  Tanrı hikmetidir ki içinde kayalardan  ab-ı hayat ( içen kimseye  ölümsüzlük sağlayan su )  gibi su çıkar , aşağıya akar. Velhasıl , övmekte insanın  aciz kalacağı  emsalsiz bir  kaledir.. Lakin  ne top, ne tüfek ve ne cephanesi  yoktur. Sultan İbrahim ( 1640-1648 9  buraya bir avreti ( kadını ) hapsettirmiştir. Ondan başka insan evladı yoktur. Bütün ahalisi aşağı varoş’ta otururlar. Gece gündüz kapısı kapalıdır. “ (2)     14 10.2017. Hasan ŞİMŞEK.

1) Konyalı, İbrahim Hakki, Abideleri ve Kitabeleri ile Karaman Tarihi s.687-688

2) Evliya Çelebi Seyahatnamesi cilt 9, sayfa 304-305.

ERMENEK’TE GIDA FİYATLARI

  • Yazdır
  • E-posta
Detaylar
Kategori: Köşe Yazılarım
Yayın tarihi: Perşembe, 12 Ekim 2017 16:13
Yazar: alidokur
Gösterim: 1997

ERMENEK’TE GIDA FİYATLARI

Ben eskiden beri gittiğim her yerde pazar kurulmuş ise vaktimiz olduğu ölçüde, müze gezer gibi pazarı da gezer fiyatlar hakkında bir fikir edinirim. Bu benim bir hobimdir.

6 Ekim 2017 tarihinde, İstanbul’da yaşayan,  şimdi Ermenek’te olan bir arkadaşıma-sohbet esnasında- Ermenek’te sebze ve meyve   fiyatlarını sordum, çok pahalı olduğunu söyledi. Bu durumu facebook’taki sayfamda arkadaşlarımla paylaştım.

Hepsi önceden bir sözleşme yapılmış gibi Ermenek’teki gıda fiyatlarının  yüksekliğinden yakınıyordu.

Öyle anlaşılıyor ki bir yerlerde kopukluk var. Biliniyor ki Ermenek’te üretim-tüketimi karşılayamıyor. Arz talep dengesi tüketicilerin aleyhine işliyor. Birinci sorun bu, ikinci sorun Ermenek’te  insanlar  üretmek istemiyorlar, bağlar bahçeler bakımsız, boş. Daha açık bir ifade ile insanlarımız bağ/bahçe, tarla işlerinde üretim yapmak istemiyorlar. Belki de emeklerinin karşılığını alamıyorlar. Tarım teşviklerinden ne ölçüde yararlandıkları da bilinmiyor. Tarım yapılan yerlerin küçük parçalar hâlinde olması da tarım teşviklerini alınamaz hâle getiriyor.

Şurası bir gerçek ki, tarımla uğraşmak çok zor ve zahmetli bir iştir. Emeğin karşılığını alamadın mı insanın haletiruhiyesini siz düşününüz. Diğer yandan yörede üretilen  meyve ve sebze fiyatları İstanbul ve Ankara ile eşitlenir ve hatta daha fazla olursa burada bir sıkıntı var demektir. Arkadaşımla görüştükten sonra aynı gün,  oturduğumuz yere yakın bir pazarı gezip fiyatları yazmak istedim:

8 Ekim 2017 tarihinde İstanbul-Bahçelievler İlçesi Şirinevler Pazarı’na gittim. Bazı sebze ve meyve fiyatlarını size yazacağım. Bu bilgileri toplamak  için  üşenmedim, iş edindim, bir tatil günü olan pazar günü  5 km yürüdüm. İstanbul’daki pazar fiyatları ile Ermenek’teki tüketiciler pazardan aldıkları ürünler için  bir mukayese yapma imkânı bulacaklardır.

Domates, 1.50, 2,00 en albenisi olan 3,00 TL. turşuluk   olanlar 1,50-2,00 TL’dir.

Fasulye, 4,00TL ile 5.00 TL arasında, ayşe fasulyeyi göremedim, geçen hafta yazlık kent olan Kumburgaz pazarında 10,00 TL, bir önceki hafta ise 8,00 TL  idi.

Biber, her çeşit biber 2,00-3,00 TL arsında.

Kabak, bayağı pahalı gördüm, 4,00-5,00 TL arasında.

Salatalık, 1,50, badem türü 2,50-3,00 TL’dir.

Patlıcan, o da pahalı, 2,00-3,00 TL arası

Üzüm, çekirdeksiz ve diğerleri,  kalitelisi 2,50-3,00 TL arasında

Elma,  türlerinden,  starking, golden, grannıg  kaliteli olanlar 2,00-2,50 arasında.

Ceviz, en kalitelisi, Bitlis türü yeni mahsül, yağlı beğendim aldım.  16,00 TL kg.

Nar, sıkmalık 1,50, diğer sofralık türler 2,00-2,50 TL

Yeşil Zeytin, ham,işlenmemiş, iri kaliteli kilosu 7,00 TL

Sonuç olarak Ermenek’te, artık üretici bir toplum olmadığını ve tüketici ağırlıklı olduğunu bilmemizde yarar var. Ermenekli üretmek istemiyor, tercihini tüketici olmaktan yana kullanıyor. Yöreye özgü ürünler için de, az satıp çok kazanma zihniyeti gelişmiş. Önerimiz esnaflarımızın bu sevdadan vazgeçmesi, bandırma, ceviz, peynir, bal, pekmez domates kurusu, biber, kekik, susam ve diğerleri yalnız Ermenek’te yetişmiyor, dışarıdaki Ermenekliler  için çok değişik  alternatif seçenekleri var: Örneğin Ankara’da yaşayan bir  Ermenekli hafta sonu tatilini bahanesiyle  100 km uzaklıktaki  Beypazarı’ndan  Ermenek’e özgü her türlü  ürünü helva hariç alıp evine koyabilir hem de daha ucuza.

Focebook sayfamda yazdığım ve okuyucuların/tüketicilerin tepkilerini/ düşüncelerini dile getirdiği ”  ERMENENEK’TE GİDA FİYATLAR I”başlığı altındaki  yazıdaki şikâyetleri  Ermenek’teki yöneticiler ve  esnaflarımız tarafından değerlendirmesinde yarar var. 08.10.2017 

Sayfa 33 / 85

  • Başlangıç
  • Önceki
  • 28
  • 29
  • 30
  • 31
  • 32
  • 33
  • 34
  • 35
  • 36
  • 37
  • Sonraki
  • Son

Bizi Ziyaret Edenler

Bugün 3

Dün 6

Haftalık 49

Aylık 40

Toplam 32641

Currently are 6 guests and no members online

Kubik-Rubik Joomla! Extensions

Gücünü veren Joomla!®